Jüri Başkanı Sayın Tomris Alpay’ın Açılış Konuşması

Jüri Başkanı, Tomris Alpay

Sayın Büyükelçi, Başkonsolos, Sevgili Bahar Aslan, Melisa Kesmez,
Değerli Konuklar,
Buluşma tarihimiz Mayıs ayı,
Buluşma yerimiz Fransız Sarayı,
Dokuz yıldır, süregelen NDS Edebiyat Ödül töreni bir gelenek oluşturdu. Bu sene de, 2017 NDS Edebiyat ödülü için tekrar toplanmış bulunuyoruz. Sevgili Sanatsever Dostlar. Hoş geldiniz, şeref verdiniz.
Bu yıl, jüri üyeleri bizleri, kendi dünyalarına çekip, değişik duygular eşliğinde olağanüstü yolculuklara çıkaran eserlerle keyifli bir süreç yaşadık. Değişik görüşleri çarpıştırdık, kıvılcımlar yıldız tozları halinde iki eserin üzerine düştü.
Yolculuk denince akla ilk, uzaklara, gurbete yapılan gelir. Yolculuk beraberinde hasreti taşır hem de sıkı sıkı sarılmış olarak. Yolculuklarda ya hasret giderilir, ya da hasretin kollarına düşülür.
Bu duygular söz konusu olduğunda aklımıza öncelikle, içinde özlemi de barındıran hasreti, kalplerimizi titreten bir içtenlikle açığa vuran dizeler gelir.

Bütün yolculuk boyunca,
Hasret ayrılmadı benden.
Gölgem gibi demiyorum
Çünkü hasret yanımdaydı,
Zifiri karanlıkta da...

Diye yazan Büyük şair Nazım Hikmet Ran gelir.
Bu yıl, NDS Edebiyat Ödülünü kazanan Bahar Aslan’ın Moskova Defteri adlı eserinde yer alan öyküler, gurbet, hasret, özlem üçlemesi üzerine kurulmuş. Bahar Aslan, bir umutla, ÜTOPYA, Moskova’ya inşaat sektöründe çalışmaya giden emekçilerin yaşamlarından kesitleri, Nazım Hikmet şiirlerinin dizelerinde vurgulanan özlem, hasret ve gurbet ellerdeki yalnızlığı, soyut desenler eşliğinde bizlere sunuyor.
Bahar Aslan’ın yapıtında yer alan bu sanatsal ögeler kurguyu daha vurucu, duyguları belirgin ve incitici, karakterleri sahici kılıyor. Desenler ve şiirler mükemmel bir birliktelikle imgelemenin gücünü yansıtıyorlar.
Öyküleri birbirleriyle ilişkilendirerek okuduğumuzda, soğuk ve karanlık bu şehirde çaycıdan mühendise, kahramanlarının acılar, yalnızlık ve hasretle nasıl bir dönüşüm geçirdiklerini yazarın kendi deyimiyle“ inançlarını merhametlerini kaybettiklerine ve kabuklu hayvanlara dönüştüğüne’’ şahit oluyoruz, DİSTOPİA
Sayın davetliler huzurlarınızda NDS Lisesi ve Edebiyat jüri üyeleri adına Bahar Aslan’ı kutlar, başarılarının devamını dileriz.
Hepimize dair, insana dair, kadına dair dudağımızın kenarında, kalbimizin derinliklerinde bazen hüzünlü, bazen mutlu bir tebessüm bırakan, adının da vurguladığı gibi “Bazen Bahar”, adlı eseriyle Melisa Kesmez NDS Edebiyat ödülü ilkeleri kapsamında Mansiyona layık bulunmuştur.
Melisa Kesmez üzerine bir örtü çektiğimiz, başa çıkamadığımız insana dair dertlerimizle bizi yüzleştiriyor, içtenlikle düşündürüyor.
Anne kız arasındaki duyguları yeşerten domates tohumları, anneanne yorganı, eski sevgiler, kadın kimliğinin derin detayları, bazen yatak kenarında unutulan bir saç tokasında, bazen bluzun üst iki düğmesinin saçlarla birlikte açılmasında netlik kazanıyor.
Kitabını elimize aldığımızda Bazen Bahar başlığı ve kapağındaki yıpranmış, eskimiş soğuk duvar resmi yaşamın felsefesine keskin bir gönderme yapıyor, Melisa Kesmez ise öykülerinde yaşamın bu keskin iki yönünü iğne oyası gibi işliyor.
NDS Lisesi ve Edebiyat jüri üyeleri adına Melisa Kesmez’i tebrik eder, başarılarının devamını dileriz.
Dokuz yıldır hiç değişmeyen bir disiplinle,yoğun çalışma tempoları arasında, okumalara, değerlendirmelere ve toplantılara zaman ayıran, Yazgülü Aldoğan, Mayda Saris, Özlem Yüzak, Liz Behmoaras, Emel Kefeli, Zeynep Sabuncu, Arzu Öztürkmen ve Mine Haksal’a katkılarından ötürü gönülden teşekkürlerimi sunarım.
Ayrıca desteklerini bizlerden esirgemeyen NDS Mezunlar Derneği Başkanı Lale Murtezaoğlu’na candan teşekkürlerimi sunarım.
Sizleri saygıyla selamlar, iyi akşamlar dilerim.