İstanbul Orchestra’Sion Uluslararası Piyano Yarışması Basın Toplantısı

13 - 19 Kasım 2017 tarihleri arasında yapılacak olan 3. İstanbul Orchestra’Sion Uluslararası Piyano Yarışması ile ilgili basın toplantısı 12 Ocak Perşembe günü NDS Galerisinde yapıldı.

Okul müdürü ve yarışma başkanı Yann de Lansalut, jüri başkanlığı devam eden Vahan Mardirossian, Onur Komitesi üyeleri Süher Pekinel, Saba Sümer ve Orçun Orçunsel ve yarışma genel sekreteri Emmanuelle Beaufils toplantıda birlikteydiler.

Basın üyelerine ’’hoş geldiniz’’ diyen ve onlara yeni yıl dileklerini ileten Yann de Lansalut, ilk iki yarışmanın başarısını hatırlattı ve bu yılki 3. yarışmanın ’’diğerlerinden daha da iyi’’ olmasını temenni ettiğini söyledi. “Bu zor bir iddia da olsa, Vahan Mardirossian ile, Jürinin ve Onur Komitesinin üyeleri ile birlikte buna inancımız tamdır… Biz bu müzik projesini, hem müziğin hem de İstanbul ve Türkiye’nin uluslararası kamuoyundaki olumlu imajını korumak için desteklemek ve yükseltmek istiyoruz. Biz bu yarışmayı farklı kıtalara da yayacağız, gerek Jürinin ve Onur Komitesinin yapısı, gerekse Martha Argerich Vakfının desteği de bu eğilimimizi göstermektedir; ayrıca yakında yarışmamıza referans olmasını beklediğimiz Cenevre’deki Dünya Uluslararası Müzik Yarışmaları Federasyonunun desteğini almayı da umuyoruz.

Yine burada olmaktan ve bu 3. yarışmayı hazırlamaktan duyduğu mutluluğu ifade eden Vahan Mardirossian da, “Jüri, önceki yıllardan biraz farklı olarak bu yıl özellikle ABD’den Frederic Chiu ve Japonya’dan Tamayo Ikeda’nın katılımıyla, temsil edilen kıtalara genişletilmiş oldu. 2015’teki gibi, jüri üyeleri arasında Türk piyanistler Gülsin Onay ile Emre Şen ve Fransız piyanist Pierre Reach yine yer almaktadır. Bu yıl ilk kez, piyanist olmayan ancak yetenekleri sadece müzik kalitesine göre değil, aynı zamanda sanatsal kalitesine göre seçme kolaylığına sahip büyük bir müzik ustası olarak çeşitli festivaller düzenleyen Jean-Yves Clement da jüride bulunacaktır. Bu yıl da amacımız, sadece en iyi piyano çalan değil, aynı zamanda en iyi müzisyen olan yarışmacıyı seçmektir. Dileğimiz, sadece yarışmaya katılan değil, yarın uluslararası sahnelerde de görebileceğimiz, gelecekte müzik alanında önemli bir isim olacak kişiyi seçmektir” dedi.

Yarışma danışmanı Franck Ciup, önceki yarışmada olayı eğitim açısından ele alarak kendi ödülünü veren bir lise öğrenci jürisi kurmuştu. Bu jüri de ödülünü yine aynı yarışma birincisine vermişti. Başkan, gençlerin de yarışmacılar için ne düşündüğünü bilmenin profesyoneller açısından gayet ilginç olduğunu belirterek bu deneyimin bu yıl da tekrarlanacağını söyledi.

Eski NDS öğrencisi piyanist Süher Pekinel de, genç müzisyenlere böyle uluslararası bir sınavla kendilerini kanıtlama imkânı verilmesinin önemini vurguladı.

İstanbul müzik dünyasının önemli isimlerinden Saba Sümer de bu organizasyonun ne denli önemli olduğunu belirterek, Yann de Lansalut’yü ve onunla birlikte tüm ekibi İstanbul’un piyanoda dünyaca tanınan bir cazibe merkezi olmasını sağlayacak olan bu çalışma için tebrik etti.

Orchestra’Sion orkestrasının şefi Orçun Orçunsel ise basına finalin yine orkestra eşliğinde yapılacağı bilgisini verdi ve böyle yüksek düzeyde bir yarışmayı düzenlemenin ve de katılmanın ne denli zor olduğunu vurguladı.

Emmanuelle Beaufils yönetmeliğin bazı noktalarını hatırlattı, özellikle 1975’ten sonra doğan gençlerin 1 Haziran 2017’ye kadar ön kayıt yaptırma imkânı olduğunu ve NDS’de, seçilen adayların yarışmaya hazırlanabilmesi için sunulan olanakları belirtti. Ödül olarak birinciye 10 000 USD, ikinciye 5 000 USD, üçüncüye de 2500 USD verileceğini de anımsattı.

Yarışma birincisi, kültür programı dâhilinde lise sahnesinde konser vermesinin dışında, Fransa’nın Bourges kentindeki Franck Ciup’a ait Saint-Bonnet Tiyatrosunda, 2018’de Fransa, Chateauroux’da Lisztomanias’ların düzenlediği “Liszt’in Doğusu” adlı müzik festivalinde ve aynı yıl İspanya’daki Vila-Seca Müzik Festivali’nde de konserler verecektir. Ayrıca Fransa’daki Cap Ferret’de bir hafta süreyle bir ustalık sınıfına katılabilecektir. Önerilen konser listesi yarışmanın sitesinde genişletilerek ve güncellenerek yayınlanmaya devam edecektir.

Gazetecilerin sorduğu çok sayıdaki soru ise kıtalararası jürinin oluşumu, Orchestra’Sion’un rolü, sınavlarda Türk bestecilerin tuttuğu yer, ilk seçimden sonra kalan aday sayısı, yarışma sitesinin ulaşılabilirliği, tüm etkinliklerin kamuya açık olması, yarışmanın adayların coğrafi profilleri ile genişlemesi, kazanan (lar) için Türkiye’nin başka yerlerinde de konser verme ihtimalinin olup olmadığı, Vahan Mardirossian’ın bir önceki yarışmada neler hissettiği gibi konuları kapsıyordu.

Jüri Başkanı, Jüri üyelerinin yarışmayı kazananı kendi ülkelerine getirip tanıtma taahhüdü olduğuna dikkat çekti. Yann de Lansalut ilk iki yarışmanın tarihçesini anlatırken, ilkinin yarışmanın tam olarak oturtulmasını sağladığını, ikincisinin ise Rus jüri üyelerine yer verdiği ve bunun ardından Amerika ve Asya kıtalarına da genişletildiğini belirtti.

Orçun Orçunsel de, bir müzisyenin tek başına iyi çalmasının orkestrada solist olarak iyi çalacağı anlamına gelmediğini söyledi.

Yann de Lansalut ayrıca Ocak 2018’den itibaren Orchestra’Sion orkestrasının onuncu kuruluş yıldönümünün kutlanacağını ve bu vesileyle orkestra şefiyle birlikte çok sayıda önemli etkinlikler düzenleneceğini belirtti.

Besteciler konusunda ise Jüri Başkanı, şart koşulan besteci ve eserler dışında, üçüncü sınavın serbest olup her bir adaya 1950’den sonra bestelenmiş çağdaş bir eseri isteğine göre seçme olanağı verdiğini söyledi.

Ön seçim sonrasında yaklaşık 45 aday belirlenmiş olacak ve her birine farklı sınavlara adil bir şekilde hazırlanma süresi bırakılacaktır.

Yann de Lansalut, 2015’te 150’den fazla dosya geldiğini, bunlardan altmış kadar piyanistin seçildiğini, ancak bu adayların bir kısmının başka yarışmalara da katıldıklarından gelmeyeceğinin bilindiğini söyledi. Filiz Ali ile yarışma birincisinin Ayvalık Müzik Festivali’ne katılmasının mümkün olacağını ve Türkiye’de başka konserlere de katılması için Süher Pekinel ile Saba Sümer’in yardımcı olabileceğini belirtti.

Vahan Mardirossian da iki yıl önce müzik seviyesinin gayet yüksek olduğunu, dolayısıyla jürinin şiirselliği ve kazananın eserini yaşayarak çalmasını önemsediğini söyledi. Çok sayıda uluslararası yarışmanın jürisinde bulunduğundan, NDS’nin organizasyonundaki başarının ekibinin çabaları, orkestranın ve finali harika bir şekilde hazırlamış olan Orçun Orçunsel’in katkıları sayesinde mükemmel olduğunu da sözlerine ekleyerek, 2015’te “Bir hafta boyunca salt bir mutluluk yaşadığını” vurguladı.

Konferansı sonlandırmak üzere söz alan Yann de Lansalut, bu projenin yüz yıl önce on kadar piyano salonuna sahip olan NDS’nin çizgisinde yer aldığını, kurucusu Ratisbonne’un da Strasburg’da konserler veren bir flütçü olduğunu anımsatarak “Çizgimizde devam ediyoruz ve bu tür bir projeyi İstanbul’da hayata geçirmekten mutluluk duyuyoruz” dedi.