NDS Edebiyat Ödülü Jüri Başkanı Sayın Tomris Alpay’ın Açılış Konuşması

Sayın Büyükelçi, Sayın Başkonsolos, Sevgili Atiq Rahimi ve Ebru Erbaş

Değerli Konuklar,

Mayıs ayının geleneği hâline gelen, NDS Edebiyat Ödülü’nü kazanan yazar ve çevirmeni kutlamak üzere, Palais de France’da 6. kez toplanmış bulunuyoruz. Hoş geldiniz.

NDS Edebiyat Ödülü, bu yıl, yönetmeliğimize göre Fransızca yazılmış, son iki yıl içinde dilimize çevrilmiş eserler arasından seçildi. Jüri üyeleri olarak bu süreçte önceki yıllarda şahit olmadığımız değişik bir deneyim yaşadık.

Elemelerin son aşamasına geldiğimizde, elimizdeki eserlerin yazarlarının değişik ülkelerde doğmuş, ilerleyen yıllarda yaşamlarını Fransa’da sürdüren kişiler olduğunu gördük.
Bunlar Kuzey Afrika ve Orta Doğu’nun farklı kültürlerinin yoğurduğu kimliklerdi.

Yöresel renkleri, sesleri, kokuları,duyguları, gelenekleri, değişim sancılarını, çelişkileri Doğu Masallarının büyülü diliyle; bunların yanısıra savaş ve vahşeti, kadın sorunlarını da çarpıcı gerçeklikle bizlere ulaştırdılar ve yaşattılar.

Aralarından yasaya başkaldırının parlak kinayeyle olduğu kadar, şiirsel parıltıyla anlatıldığı, kara mizah titreşimlerinin yer aldığı, Dostoyevski’nin başyapıtını yaratıcı bir şekilde biçimlendiren Atiq Rahimi’nin “Kahrolsun Dostoyevski” adlı eseri oy birliğiyle 2014 NDS Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü.

“Dostoyevski, benim için asıl kendi düşüncelerimi anlatmaya bir bahanedir.” diyen André Gide, ünlü yazarlar ve eserleriyle oluşan birliktelikten samimiyetle söz etmiş.

Atiq Rahimi, Kahrolsun Dostoyevski’de yeni bir roman dili yaratmış; adalet, ölüm, suç ve ihanet kavramlarını, diğer bir deyimle Suç ve Ceza romanını yeni bir deltada canlandırmış ve sorgulamıştır.

Mistisizm ile yoğrulmuş bir kent, Kâbil. Rusya’nın işgali sona ermiş, geçiş dönemi ve iç savaş yaşanıyor.

Atiq Rahimi, şaşırtıcı kahramanı Resul -ki orijinal eserde Raskolnikov- aracılığıyla bizleri çok az bilgi sahibi olduğumuz Afganistan toplumunun içine davet ediyor: “İhanet suçtan beterdir, cinayeti ihanete tercih ederim.” sözleriyle savaşta ölümün normal karşılanmasını, cinayet suçunu hafifletirken, ihaneti öne çıkarıyor .

Atiq Rahimi, cesedi bir türlü bulunamayan Alya Ana’nın öldürülmesiyle başlayıp, roket saldırıylarıyla süregelen vahşi, kaotik bazan güldürücü olaylar dizisi yardımıyla, kanun ve kanunsuzluk, intikam ve fedakârlık üzerine derin derin düşündürmeyi yeğliyor.

Yazar “Kahrolsun Savaş” diyor.

Resul, olaylar çığrından çıkınca, sakin bir liman olan Server Dede’nin tekkesine uğrayıp bir nefes esrar çekerek soluklanıyor. Sufi felsefesiyle aydınlanıyor:
“Bir şey bilmediğini söylediğinde, bu bilgeliğin başlangıcıdır. Hiçbir şeyden haberin olmadığını söylediğinde ise bilgiye ulaşmışsın demektir. Bilmediğini biliyorsan bu muazzam bir şeydir.”

Altın dişini defalarca rehin veren, sonunda roket saldırısında kaybeden Afganlı, afyon bulamadıklarında kurutulmuş akrep dumanlarını içlerine çekenler ve merkebin acıklı sonu, kara mizah öyküleri, âdeta savaşın vahşetiyle alay ediyor.

Komutan Pervez Resul’e “Lütfen Dostoyevski kahramanı olduğunu düşünme” derken, Doktor Resul’e Alya Ana cinayetini unutması için travmayı tekrar yaşamasını önerirken, bütün bu olanlar bir taklit mi, yoksa Resul’ün kuruntusu mu? Yanıtını eserde aramaya değer.

Değerli Konuklar, huzurlarınızda Sayın Atiq Rahimi’yi özgün ve sürükleyici eserinden dolayı jüri üyeleri ve NDS Lisesi adına kutlar, başarılarının devamını dilerim.

Yakın zamanda aramızdan ayrılan büyük yazar Gabriel Garcia Marquez’in çevirmenler konusunda engin bir deneyimi ve düşünceleri vardı. Marquez, onlara yaptıkları iş nedeniyle hayranlık duyduğunu saklamamıştır.

İyi bir çeviri, eseri başka bir dilde tekrar yaratmaktır. Kahrolsun Dostoyevski adlı eseri başarılı çevirisiyle Türk diline kazandıran Ebru Erbaş’ı jüri üyeleri ve NDS Lisesi adına kutlar, başarılarının devamını dilerim.

NDS Edebiyat Ödülü jüri üyelerine, yoğun çalışma tempoları arasında toplantılara zaman ayıran,Yazgülü Aldoğan, Feyza Zaim, Mayda Saris, Özlem Yüzak, Lizi Behmoaras, Emel Kefeli, Zeynep Sabuncu, Arzu Öztürkmen’e katkılarından dolayı gönülden teşekkürlerimi sunarım.

Ayrıca bizlere destek veren NDS Mezunlar Derneği Başkanı Lâle Murtezaoğlu’na ve dernek üyelerine candan teşekkür ederim.

Sizleri saygıyla selamlar, iyi akşamlar dilerim.