Bu yıl 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda TEDxİstanbul konferansına katıldık. Konu ile ilgili 10. sınıf öğrencimiz Melissa Ergün’ün izlenimlerini keyifle okuyacağınızı düşünüyoruz.
"Tedx ben seni çok sevdim.
İlk oturumda büyülendik çünkü inanılmaz bir girişti. Bütün konuşmacıları can kulağıyla dinledik. Konsepte de uyduk, bol bol hayal ettik. 18 dakikada İstanbul’un geçmişinden bugününe giden bir hızlı trene bindik. İnince bir de baktık ki Makers Türkiye’deyiz, elimizde de rengârenk müzik haritamız. Hayallerimizin sonuna gelirken bizi gerçekliğe döndürecek birileri gerekiyordu. Yardımımıza Emin Çapa yetişti; Kore’den girdik, hamamdan çıktık. Boşuna uğraşmayın, konuşmasını dinlemeden anlayamazsınız Türk hamamlarında kaldırma kuvveti olup olmadığını. Beynimizden vurulmuştuk sözün kısası. Gözlerimiz heyecan ve meraktan faltaşı gibi açılmış, bir sonraki oturumu bekliyorduk.
İkinci oturumda ise öcünü aldı kader, size bu kadar eğlence yeter dediler; biz ise uyumadık, direndik. Neyse ki Riot Games bizi kurtardı. Yepyeni bir dünyanın kapısını açtı bize. ‘Online gaming’ futbolu geçmiş, bize haber veren olmamış. Turnuvalar düzenleniyor, insanlar aylarca antrenman yapıyorlarmış. Tabii bu küçük mutluluğumuzun süresi de ötekiler gibi kısıtlıydı. Doğrusunu söylemek gerekirse, bu da çabuk ama güzel geçti. Daha sonra hayatımıza aşk katarken, kendimizi bir müzisyenin karşısında bulduk. Konuşması boyunca bateristimiz felsefe yapmaya kalktı ancak bageti olmadan bunu başaramadı.
Üçüncü oturum güzeldi ama maalesef geçen seneyi arattı biraz çünkü Güney ve Kuzey kutuplarını kavuştururken, aradakileri kaybetti Talat Kırış. Ünlü kriminal uzmanımız bu sefer cinayetleri değil, toplumumuzdaki önyargıları çözdü. Herkese bir gökkuşağının parçası olduğunu hatırlattı. Bu oturumdaki diğer konuşmacılar ise Aziz Nesin’in romanlarından çıkma hayat hikâyeleriyle bizi kendilerine bağladılar.
Sonuç olarak, her şey çok güzeldi diyemem ancak böylesi bir deneyimi bir günde yaşayabileceğimiz bir tek yer var: TEDx İstanbul !"